Akademisyenler öncülüğünde matematik/fizik/bilgisayar bilimleri soru cevap platformu
0 beğenilme 0 beğenilmeme
597 kez görüntülendi
İyi günler.

 

19 yaşımdayım ve şu ana kadarki hayatımın neredeyse tamamını bomboş geçirdim. Şu anda sevmediğim bir bölümdeyim ama bunu seneye değiştirebilirim. Aklımda matematikçi olmak var ama şu ana kadarki büyük matematikçilerin hayatına baktığımda çoğu dahi çocuklar ve matematiğe küçük yaşlarında başlamışlar (istisnalar da var da gördüğüm kadarıyla fazla değil). Ayrıca yeni bir şeyler ortaya koyabilmek ya da var olan şeyleri anlayabilmek/yorumlayabilmek için de belli bir zekaya -en azından ortalama üstü- ve yaratıcılığa sahip olmak gerekiyor. Ama kendimi -şu an için- o konuda da yetersiz görüyorum (misal, bir formül/teorem ispatını yapmaya çalışırken ya da bir soruyu çözmeye çalışırken yaklaşımlarım çok iyi olmuyor genelde)

 

1. Sizce matematiğe başlamak için geç mi kaldım?

 

2. Daha fazla öğrendikçe zeka ve yaratıcılık gelişebilir mi?
Serbest kategorisinde (11 puan) tarafından 
tarafından yeniden etikenlendirildi | 597 kez görüntülendi
1) Sizin bir alanı öğrenme hevesiniz varsa, geç kalmak diye bir şey yok. Bunu dert etmeyin. Batı'da 19-20 yaşında üniversiteye giden birçok genç var. Sıkı çalışıp daha iyi öğrenebilirsiniz.

 

2) Evet daha fazla öğrendikçe zeka ve yaratıcılık gelişir. Bizden daha zeki veya bir konuda daha uzmanlaşmış kimselerin çalışmalarını inceleyerek ilerleme sağlıyoruz. Bazılarımız da bu öğrendiklerini daha da geliştirerek ileriye taşıyabiliyor.

 

Hayatınızla ilgili önemli bir karar vereceksiniz. Matematikçi olun, mühendis olun...gibi şeyler söyleyemem ancak sevdiğiniz mesleği yapmak hayatınızda mutluluk sebebi olacak büyük bir etkendir. Başarılar dilyorum.
Cevabınız için sağ olun.

1. 19-20 yaşında başlayanların ne kadarı başarılı oluyor, devam edebiliyor ve yeni bir şeyler üretebiliyor? Tabii sevdiğimiz şeyleri yapmak güzel ama havada kalma ihtimali beni biraz çekindiriyor (ya da kendimi sağlama almayı çok fazla düşünüyorum, orada da bir yanlış yapıyor olabilirim).

2. Büyük oranda katılıyorum, sıfırdan bir şeyler üretebilmek istisnaların içinde bile istisnai bir durum. Ama "bizden daha zeki veya bir konuda daha uzmanlaşmış kimselerin çalışmalarını" incelemekten öte bunlar arasında bağlantıları kurma ya da bunlar üzerinden yeni bir şeyler geliştirebilme yeteneğinde herhangi bir değişim olur mu, sorduğum buydu.

Isvind, bu düşüncelerine tamamen saygı duyuyorum. Zira, ben de o yaşlarda benzeri şeyler düşünmüş olabilirim. O yüzden şimdi soracağım soruyu tamamen önyargıdan bağımsız soruyorum: kaç tane matematikçi tanıyorsun? (Kitaplardan hayatını okuduğun birkaç matematikçi hariç). 19-20 yaş kesinlikle geç değil. Ben sana kişisel olarak tanıdığım en az beş matematikçi sayabilirim şu anda mesela lisans eğitimini başka bir alanda almış, daha sonra matematiğe dönmüş olan.

Selvi Kara , Güney Alabama Üniversitesi'nde bir profesör. Verdiğim linkte nasıl matematikçi olduğunu anlatıyor. Vaktin varsa bir dinle, bu tedirginliklerine bir nebze iyi gelebilir.

(ya da kendimi sağlama almayı çok fazla düşünüyorum, orada da bir yanlış yapıyor olabilirim).

Bu cümlenin senin adına doğruluğu,ne tarz bir hayat yaşamak istediğin ile ilgili.

Aynı zamanda artık kendini sadece(her alanda geçerli) çok çalışmakla garantiye alabilirsin.Başarının easy ayarı yok :)
@Ozgur, aslında verdiğiniz linkle benim durumum çok alakalı değildi ama yine de biraz yardımcı oldu diyebilirim, sağ olun.

@SilentMary, hayat tarzından ziyade yapmaya başlayıp devamını getirememek gibi bir durumla karşılaşırsam diye düşündüm onu. Başarının "easy ayarının" olmadığının farkındayım yoksa.
işte bu yüzden seçiceğiniz alanın,direk sizin hobiniz olması gerektiği kanaatindeyim.eğer hobiniz olmassa,belli bir süre sonra bıkkınlık gelip " yapmaya başlayıp devamını getirememek gibi bir durumla karşılaşırsam" olayı başınıza gelebilir.

Ben fizik okumadim ama fizik okumak istiyodum. Muhendislik okumus bulundum (ne guzel edilgen bir cumle). Pek mutlu degilim. Ona gore devam et.

Bence yarin matematige baslamis olmak icin daha gec kalmis olacaksin :).

2. soru icin ise evet beynimiz plastik. Sezgi zaman ve ilgi ile gelisen bir sey. Karanlik bir ortama gozunuzun yavas yavas alismasi gibi. Bu sadece matematik icin dogru degil aklina gelebilecek her sey icin dogru. Yeterli zaman, ilgi ve bilincli (sorgulayici)  ve tutarli bir calisma sonucunda beyninde yeni baglantilar olusur ve beynin o konu ile ilgili isleri daha verimli islemeye baslar. Tutarlilik onemli bir nokta kullanmadigin yetenekler korelir. Bilincliden kastim bir seyi calisirken soru sormak ve neyi neden yaptiginin hesabini her adimda verebilmek. Gitar calisirken calinan her notanin adini bagirmak mesela. Calistigin konu uzerinde kendi sorularini sormak ve cevaplamaya calismak konuyu gercekten ozumsemene inanilmaz yardimci olan seyler.

 

Aklımda matematikçi olmak var ama şu ana kadarki büyük matematikçilerin hayatına baktığımda çoğu dahi çocuklar ve matematiğe küçük yaşlarında başlamışlar (istisnalar da var da gördüğüm kadarıyla fazla değil)

Aklina buyuk ihtimalle Gauss, Tao, Euler gibi isimler geliyor, wunderkindler, dagilimin sag tarafindaki azinlik. Bence bu biraz haksizlik. Matematik kollektif yapilan bir aktivite.  Binlerce yilin birikimini sirtlayan bir iki isim yok, evet en guzel 100 metreyi onlar kosmuslar belki ama bayrak yarisi sonucta bu.

 

ayrıca yeni bir şeyler ortaya koyabilmek ya da var olan şeyleri anlayabilmek/yorumlayabilmek için de belli bir zekaya -en azından ortalama üstü- ve yaratıcılığa sahip olmak gerekiyor

Bu neden dogru ?

Yeni bir sey ortaya koyabilmek icin illa da ortalama ustu zeki ve super yaratici olmaniza gerek yok. Yeterince zamaniniz varsa ve yeterince denerseniz yeni bir sey ortaya koyarsiniz. Sansliysaniz denediginiz ilk sey yeni olur :D.

He tabii insanlar daha once ne denemis neler yapmis bilmek guzel olur ki yeni bir sey bulmak icin denenmis seyleri yapmayayim ve neyi neden yaptiklarini anlayayim. Yeni bir sey bulmaya calismak yerine oruntulerden keyif almak da bir secenek. Yaptigimiz her seyi illa en yeni olsun, en iyisi olsun diye yapmiyoruz bazen sadece merak ediyoruz bazen ise sadece eglenceli oldugu icin yapiyoruz.

   

19-20 yaşında başlayanların ne kadarı başarılı oluyor, devam edebiliyor ve yeni bir şeyler üretebiliyor? Tabii sevdiğimiz şeyleri yapmak güzel ama havada kalma ihtimali beni biraz çekindiriyor (ya da kendimi sağlama almayı çok fazla düşünüyorum, orada da bir yanlış yapıyor olabilirim).

Iki tane ornek vereyim.

Bir arkadasim 16 yasinda ilk makalesini yayinladi. Hepimiz ileride onu akademide gormeyi bekliyorduk. Matematigi birakti sanatla ugrasiyor hayatindan memnun.

Bir diger arkadasim ise 2 sene dunyayi dolastiktan sonra 21 yasinda  elektrik elektronik okumaya basladi. Bolumde matematik derslerinde eglendigini farketti ve bir yandan matematik okumaya basladi. Amerikada unlu bir universitede doktorasini yapiyor su anda.

Ikisi de hayatindan memnun.

Kendini saglama alma kismina gelince bence ulkemizde pek farkinda olunmayan soyle bir nokta var. Matematik egitimi alinca anladigim kadariyla sihirli bir sekilde bir cok seyi yapabiliyor oluyorsun. Avrupada matematik/fizik mezunlari bircok sektorde araniyor. Matematikci olarak calismiyorlar belki ama muhendislik, ekonomi, programlama gibi alanlara minimal bir formasyon alarak cok rahat atlayabiliyorlar. Dedigim gibi matematik okumadim ama bu aralar is ariyorum ve basvurdugum her yere matematik mezunlari da basvurabiliyor...

keske fizik okusaymisim en azindan derslere giderdim konu ilginc diye ve daha sosyal bir akademik ortamim olurdu. Muhendisligi sevmedigim icin derslere gitmedim evde kendi basima sallapati bir sekilde ilgimi ceken seyleri ogrendim. Fizik okusaydim ogrendigim seyler koherent bir butun olurdu boluk porcuk parcalar yerine gibime geliyor. E derslere gitmedigim/ilgi gostermedigim icin de muhtemelen severek baslasam olabilecegimden daha kotu bir muhendis oldum.

 

Bence ülkemizde genel olarak,mühendislik ilimlerinin ''çoğunun'' matematik ve fiziğin alt bilimleri olduğunun farkında değiller.o yüzden mühendislik yazıp,yarım yamalak matematik-fizik dersi öğrendiği için,kafasında yüzlerce soru işaretiyle mezun olan,veya okumaya devam eden büyük bir kitle olduğunu düşünüyorum.Aslında eloi arkadaşımızın ve benımde başıma gelen olay budur.Birşeyler öğreniyoruz ancak teorisinden uzak,daha doğrusu bir teori anlatılıyor,ama onunda teorisi var.Biz direk uygulamaya başlıyoruz,bu sefer bir sorunla karşılaştığımızda kendi başımıza çözüme ulaşamıyoruz.Bildiğimizi sandığımız bir konu,anında eski sevgiliye dönüşüyor ve dumanlı gecelere hoşgeldiniz.

 

aslında cümlemi "ve barış" diye bitirebilirdim şimdi aklıma geldi,herkes anlamayabilir ,o yüzden saldım.
20,200 soru
21,728 cevap
73,275 yorum
1,887,938 kullanıcı